Son günlerde gündeme oturan küçümsediğimiz kaza yaptığımızda ise canımızı alan sakat bırakan malımızdan eden TRAFİK.
Ceza i yaptırımı artırıldığında dahi, aynı düzende devam ettirdiğimiz TRAFİK…
Mesleğimin on yıl kadarını Trafik Polisi olarak ifa ettiğim zamanlarda, pek ceza yazma taraftarı olmadığımdan, kural ihlali yapan kişilere, size bir soru soracağım, bilirseniz de caza yazmayacağım. Dediğimde; tamam diyenlere, geçiş önceliği ve üstünlüğü nedir? Diye sorduğumda,
ne acı ki % 80 i soruya cevap vermiyor ve cezayı yiyip gidiyorlardı.
Şimdi neden böyle bir örnek verdiğimi izah etmeye çalışsam sayfalarca yazmam gerekir.
Hoş okumayı da pek sevmeyen yapımız da var ama, yine de en kısa şekilde dilimizin döndüğünce ifade etmeye çalışalım
Yıllarca sürücü olan şoförlerimiz levha okumadığı için kuralların çoğunu bilmediği için kendisine aşırı güvendiği için önce ben geçeyim dediği için kazalar oluyor.
İşaretlemelerde yanlışlık ve yetersizlik çizimlerde hata oldukça fazla kabul, lokasyon ve istatistiki çalışmalar da yersiz ve yetersiz doğru ancak en büyük hatayı bizler kendimizde aramalıyız.
Sorunlar katmer katmer çok peki çözüm ne olabilir e geçmeden minik bir akademik örnek vererek devam edelim.
GPRS cihazı yeni çıkmıştı kazaların istatistiği öncelikli ve önemli.
Kaza ekibi koordinatları alır bu koordinat istatistiği ile problem olan yer özel olarak düzenlenirdi. Ancak meslektaşlarımın da çok iyi bildikleri bu yerler bizlerin hayal ettiği gibi tanzim edilmediler. Bu maalesef yıllardır devam ede gelir.
Yine önceden sabah görev alan trafik ekibi, öncelikle kendisine ekstra iş, uygulama cetvelindeki bir görev verilmedi ise, bölgesine çıkar, yollar trafiğe açık mı yollarda açılmış yada oluşmuş çukur var mı diye kontrol ederdi. Bu trafiğin hassas ve önemli olduğunu ifade eder.
Peki bizler ne kadar önemsiyoruz?
Diğer tarafta ise; yaya geçidinde sürekli yaralamalı ölümlü kazalar oluyor, araçların hızlı geçtiği ve yayaların da çok olduğu bu yeri üsten kapatıp alt geçidi yada üst geçidi yapmak çok zor olmasa gerek!
Trafiği tanzim ve yönlendirmede kullanılan tüm konuların tekrardan analizi yapılarak, tamir, tanzim ve telafisinin de yapılması oldukça kolaydır.
Yitirdiğimiz canlar bizim canlarımız, engelli kalanlarımız, bizim yeğenimiz, komşumuz, arkadaşımız yada evladımız fark eder mi ki?
Seçim arifesinde siyasiler kurumumuza gelip oy devşirme mücadelesine girdiklerinde, defalarca denk geldiğimizde onlara basit bir soruyu hep sormuşumdur.
Trafiğe çözüm projeniz nedir? Diye tek bir siyasinin de tatmin edici bir cevabı olmadığını üzülerek belirtiyorum. Neden?
Çünkü anladıkları bir konu değil
Yıllarını bu işe adamış bilirkişiliği müfettişliği kursları sertifikaları ile donanımlı birine bu soruyu yöneltmiş olsaydık, size tavsiye edeceği onlarca önerisi olacaktı.
Neden bilenlere sormuyoruz?
Şehirde park sorununa, şehir nüfus ve trafik yoğunluğu göz önünde tutularak sayı olarak ta 3-5 adet çok katlı otopark yapılarak şehir içinde hiç bir aracın parkına 5 dakikadan fazla müsaade edilmeyerek otopark ta cüzi bir ücret alınarak sorun ortadan fevkalade kaldırılabilir.
Peki esnaf şehir içinde eşyalarını ham maddelerini nasıl 5 dakikada taşıyabilsin ki diyenlere ise sadece gece trafiğin en az olduğu zaman dilimini kural olarak koyabiliriz.
Artı bu çok katlı otoparklar yerel yönetim erki belediyelere de ciddi bir ekonomik kaynak arzı oluşturacaktır. Şehir grafiğini de en az bir asır kadar taşıyacağını iddia edebiliriz.
Yine yıllarını trafiğe adamış Asker ve Polis emeklilerinden tüm illerde gönüllü fahri müfettişleri sistemli bir şekilde artırarak en az trafik hizmetini ifa eden meslektaşlarımız kadar düzene fayda sağlayacaktır.
Kazasız belasız hayat dileklerimizle… yıl kadarını Trafik Polisi olarak ifa ettiğim zamanlarda, pek ceza yazma taraftarı olmadığımdan, kural ihlali yapan kişilere, size bir soru soracağım, bilirseniz de caza yazmayacağım. Dediğimde; tamam diyenlere, geçiş önceliği ve üstünlüğü nedir? Diye sorduğumda,
ne acı ki % 80 i soruya cevap vermiyor ve cezayı yiyip gidiyorlardı.
Şimdi neden böyle bir örnek verdiğimi izah etmeye çalışsam sayfalarca yazmam gerekir.
Hoş okumayı da pek sevmeyen yapımız da var ama