H.Kübra Kişioğlu - Uzman Klinik Psikolog


Tükenmişlik Sendromu: Yeni Dünya Düzeninin Sessiz Pandemisi

Tükenmişlik sendromu, modern yaşamın bir yan etkisi olarak her geçen gün daha fazla insanı etkiliyor. Ancak bu, kaçınılmaz bir kader değil.


Günümüz dünyasında, insanın tükenmiş hissetmesi artık şaşırtıcı bir durum değil. Hızla değişen iş dünyası, sürekli artan beklentiler, dijitalleşmenin getirdiği kesintisiz ulaşılabilirlik ve bireyin üzerine yüklenen sorumluluklar, insan psikolojisini her zamankinden daha fazla zorlamaya başladı. Tükenmişlik sendromu, bu çağın en büyük sorunlarından biri haline gelerek sessiz bir pandemi gibi yayılıyor. Çalışanlar, öğrenciler, ebeveynler ve hatta sosyal hayatın içinde aktif roller üstlenen bireyler, bu sendromun ağına düşmekten kaçamıyor. Peki, tükenmişlik sendromu tam olarak nedir ve neden bu kadar yaygın hale geldi?

Tükenmişlik Sendromu Nedir?

Tükenmişlik sendromu, kronik stresin ve aşırı yorgunluğun bir sonucu olarak ortaya çıkan fiziksel, duygusal ve zihinsel çöküş halidir. İlk kez 1970’lerde psikolog Herbert Freudenberger tarafından tanımlanan bu kavram, özellikle yoğun iş temposuna sahip bireylerde gözlemlenmekteydi. Ancak günümüzde yalnızca iş hayatıyla sınırlı kalmadığı, hayatın farklı alanlarına da yayıldığı görülüyor. Tükenmişlik sendromu yaşayan bireyler, eskiden keyif aldıkları aktivitelerden zevk almamaya başlar, motivasyonlarını yitirir ve giderek içe kapanırlar.

Yeni Dünya Düzeni ve Tükenmişlik

Eskiden iş hayatı ile özel hayat arasındaki çizgi daha netti. Mesai bitiminde iş yerinden çıkılır, sosyal hayat devreye girerdi. Ancak günümüz dünyasında bu sınırlar tamamen ortadan kalktı. E-postalar, mesajlaşma uygulamaları, uzaktan çalışma sistemleri derken, insanlar günün her saatinde çalışmaya devam etmek zorunda kalıyor. Beyin, sürekli tetikte kalmak zorunda olduğu için gerçek anlamda bir dinlenme şansı bulamıyor.

Sadece iş hayatı değil, sosyal medya ve dijital dünyanın yarattığı baskılar da tükenmişliği körüklüyor. Sürekli mükemmel görünme çabası, bir şeyleri kaçırma korkusu (FOMO), başkalarının hayatlarını kıyaslama dürtüsü, insanları bilinçsizce tüketiyor. Herkes bir yarış içindeymiş gibi hissediyor, herkes daha üretken, daha başarılı, daha aktif olmak zorundaymış gibi algılıyor. Bu baskılar altında, birey zamanla kendini tükenmiş ve yetersiz hissetmeye başlıyor.

Tükenmişlik Sendromunun Belirtileri

Tükenmişlik sendromunun belirtileri kişiden kişiye değişebilir, ancak en yaygın görülen semptomlar şunlardır:

  • Fiziksel Yorgunluk: Dinlenmeye rağmen geçmeyen sürekli bir halsizlik hali.
  • Duygusal Çöküntü: Motivasyon kaybı, depresif ruh hali, kaygı ve umutsuzluk hissi.
  • Bilişsel Zorluklar: Dikkat dağınıklığı, karar verme güçlüğü, unutkanlık.
  • Sosyal İzolasyon: İnsanlarla iletişim kurma isteğinde azalma, içe kapanma.
  • Verimlilik Düşüşü: İş ve günlük hayattaki sorumlulukları yerine getirmekte zorlanma.

Bu belirtiler uzun süre devam ettiğinde, bireyin hem ruhsal hem de fiziksel sağlığı ciddi şekilde zarar görebilir. Tükenmişlik sendromu, depresyon, anksiyete bozuklukları ve hatta fiziksel hastalıklara davetiye çıkarabilir.

Tükenmişliği Önlemek ve Baş Etmek İçin Neler Yapılabilir?

Tükenmişlik sendromunun üstesinden gelmek için bireysel ve kurumsal düzeyde atılabilecek birçok adım var. Bunlardan bazıları şunlardır:

  1. Sınırlar Koymak: İş ve özel hayatı dengelemek için mesai saatleri dışında işle ilgili iletişimi en aza indirmek önemlidir. Çalışma saatleri dışında e-postalara yanıt vermemek, bildirimleri kapatmak gibi küçük adımlar büyük fark yaratabilir.
  2. Gerçek Dinlenmeye Zaman Ayırmak: Dinlenmek yalnızca uyumak demek değildir. Doğa yürüyüşleri, spor, sanatsal aktiviteler gibi zihni ve bedeni rahatlatan faaliyetlere yönelmek gerekir.
  3. Sosyal Destek Almak: Yakın çevreyle iletişim kurmak, hislerini paylaşmak, gerekirse profesyonel destek almak tükenmişlikle baş etmede önemli bir rol oynar.
  4. Beklentileri Gözden Geçirmek: Kendimize yüklediğimiz aşırı sorumlulukları sorgulamak ve gerektiğinde “hayır” demeyi öğrenmek, tükenmişliği önlemenin en etkili yollarından biridir.
  5. Teknoloji Kullanımını Sınırlandırmak: Sosyal medya ve dijital dünyanın üzerimizdeki baskısını azaltmak için belirli saatlerde ekranlardan uzaklaşmak, uyumadan önce telefon kullanımını bırakmak gibi önlemler alınabilir.

Sonuç: Yeni Dünyanın Kaçınılmaz Gerçeği mi?

Tükenmişlik sendromu, modern yaşamın bir yan etkisi olarak her geçen gün daha fazla insanı etkiliyor. Ancak bu, kaçınılmaz bir kader değil. Yaşam tarzımızı gözden geçirerek, sınırlarımızı netleştirerek ve kendimize iyi bakarak bu sürecin önüne geçebiliriz. Önemli olan, üretkenlik ve başarı uğruna kendi sağlığımızı feda etmememiz gerektiğini unutmamak. Çünkü bir insanın en büyük başarısı, tükenmeden yaşayabilmeyi öğrenmesidir.

ABD’DE ÇİN ÜRÜNLERİNE VERGİ

DEV LOJİSTİK FİRMASI 20 BİN KİŞİYİ İŞTEN ÇIKARIYOR

BRICS ve G7'nin küresel ekonomiye katkıları arasındaki fark rekor seviyeye ulaştı

AVRUPA'NIN UKRAYNA'YA ASKER GÖNDERME PLANI BAŞARISIZ OLDU

Yeni Zelanda'da 6.2 büyüklüğünde deprem

SERAP GÜLER'E ALMANYA'DA DEVLET BAKANLIĞI

HAMAS ULUSLARARSI TOPLUMA MEYDAN OKUDU

AVRUPA'DA YAŞANAN ELEKTRİK KESİNTİLERİNİN NEDENİ NADİR BİR ATMOSFERİK OLAY

KATOLİK DÜNYASI YENİ LİDERİNİ SEÇMEYE HAZIRLANIYOR

KUZEY KORE'DEN RESMİ DUYURU

LİG TABLOSU

Takım O G M B Av P
1.Galatasaray 31 25 1 5 48 80
2.Fenerbahçe 31 23 2 6 49 75
3.Samsunspor 32 16 10 6 9 54
4.Beşiktaş 31 14 7 10 16 52
5.Eyüpspor 32 14 10 8 11 50
6.İstanbul Başakşehir 31 14 11 6 7 48
7.Trabzonspor 31 12 10 9 13 45
8.Göztepe 31 11 10 10 12 43
9.Konyaspor 32 12 13 7 -3 43
10.Kasımpaşa 31 10 9 12 -2 42
11.Gazişehir Gaziantep 31 12 13 6 -2 42
12.Kayserispor 31 10 11 10 -10 40
13.Antalyaspor 31 11 13 7 -21 40
14.Rizespor 31 11 16 4 -14 37
15.Sivasspor 32 9 16 7 -10 34
16.Alanyaspor 31 9 15 7 -11 34
17.Bodrum FK 32 9 16 7 -13 34
18.Hatayspor 31 4 20 7 -29 19
19.Adana Demirspor 31 2 25 4 -50

YAZARLAR