Cezaevinde öldürüldüğü, kimine göre intihar ettiği söylenen Yahudi milyarder Jeffrey Epstein, ABD ve dünyada siyasi alanda, kamuoyunda etkili olan binlerce insanı, “pedofilik sapkınlık/çocuk istismarı, sübyancılık” eğilimiyle, küçük çocuklarla tuzağa düşürmüştür. Tuzak sonrası o ünlü isimleri “Siyonist İsrail rejimini her konuda kayıtsız-şartsız desteklemeye mecbur eden bir çıkmaza sürüklemiştir” Bu taktikle Epstein’ e ait fuhuş adasında çok ünlü isimlerin adı geçmektedir. Bu konuda her kim konuşmuşsa bir süre sonra tehdit söz konusu ki; kem küm etmeye başlamış kimisi de sözünü geri almıştır. Mesela mağdur Sarah Jansome diyor ki arkadaşım, “Başkan Clinton, İngiliz kraliyet ailesinden Prens Andrew ve Sir ünvanlı İngiliz iş insanı Richard Branson ile cinsel ilişkiye girdiği her seferinde Epstein tarafından görüntüleri kayda alınmıştı" ayrıca “Trump'ın Epstein'ın New York'taki evinde bir arkadaşıyla cinsel ilişkiye girdiğini de öne sürdü” ABD’de kongre üyeleri senatörler kısaca binlerde kişinin bu şekilde görüntüleri alınmıştır.
Trump'ın ikinci seçiminde en büyük destekçisi ve resmen 300 milyon Dolar harcadığı belirtilen ve “Ben olmasaydım Trump kazanamazdı” diyen Elon Musk, Trump'la olan yolculuğunu noktalayıp Trump'ın karşısında, muhalefete geçti ve Epstein Dosyalarını Trump açtırmıyor, çünkü oradaki binlerce seçkin, meşhur isimlerin içinde kendisi de var dedikten iki gün sonra, Biraz fazla ileri gittim dedi ve nasıl bir zılgıt yediyse; özür dilemek zorunda bırakıldı.
Trump, bu konuyu soran gazetecileri, “Bu kadar başarılarımız varken, bunları konuşmayıp, hâlâ o konuyu sormanız saygısızlık” diye azarlayıp kıvırtıyor. Bu konu ABD basınında ve mahkemelerinde sayfalarca yer almış bir konu. Ben sadece dünya siyasetine yön veren hegemonik devletlerin hangi atmosferde hangi şartlar altında karar almaya zorlandıklarını belirtmek için bilgi kabilinden bunları yazdım.
Apış kelimesi TDK sözlüğünde “butların iç tarafı, iki bacak arası” olarak tarif edilir. Anlayacağınız Siyonist tuzakçılar dünya liderlerini çok kötü yerlerinden yakalamıştır.
Bu ülkelerde evlilik dışı ilişki çok önem arz etmez, buradaki sıkıntı reşit olmayanlarla, sübyancılıkla olduğu için; kamuoyunun tepkisi dünyanın her yerinde yüksek olur. İspatı halinde ismi bulaşan liderler istifa bile ederler. Bu şantajı yapanlar suçluların suçlarını kolay kolay İspat ettirmezler, şantajla kendilerine hizmet ettirirler.
Bugün ABD devletinin hücrelerine kadar sızmış bir İsrail vardır. Biz bunun benzerini FETÖ ile yaşamıştık. ABD her sene İsrail’e karşılıksız olarak silah, bomba, füze verir.
Biz NATO üyesiyiz ve bize F-35 uçağı satmaz. Ama İsrail bu uçaklarla bölgeyi yakıp yıkmaktadır. Bu yetmezmiş gibi ABD uçak gemileri ile İsrail’i korumaktadır.
İsrail’e bu yardımı yapan ABD’de 60 milyon Amerikalı aşevlerinden besleniyor. Nüfusun yüzde 67’si de obezdir. 90 milyonu da ekonomik sıkıntıdadır. Bu rakamlar nüfusun yaklaşık olarak yarısıdır. Böylesine dengesiz bir yapı vardır. Şu bir gerçektir; İsrail’e yapılan yardımlar kendi halkına yapılsaydı 60 milyon insan aşevlerine mecbur kalmazdı. ABD’de halk kime oy verirse versin, seçilenler adeta "Önce ABD" yerine "Önce İsrail" derler. Çünkü sistem böyle kurgulanmıştır. Yoksa tepe takla götürürler.
Sarı kovboy Trump, seçim kampanyasında savaşları bitireceğim dedi. Hatta Alaska’da Rus Lider Putin’le bir araya geldiler. Buna karşın Gazze’de dünyanın gözü önünde vahşice insanlar öldürülüyor, tam bir soykırım yaşanıyor. (Çok sayıda ailenin soyu ölümlerle kurutulmuş, soyu devam ettirecek tek kişi kalmamıştır) İsrail’i yöneten bu “belhum adal/hayvandan aşağı” yaratıkların yaptıklarından Trump habersiz mi? Değil elbette! İşin doğrusu fiilen işin içindedir. BM Güvenlik Konseyinin Gazze için yapılan oturumda beş daimî üyeden İngiltere, Rusya, Çin ve Fransa, Gazze'nin işgaline kesinlikle karşı çıkıyor, ABD ise işgal hareketini, İsrail’in tabiî hakkı olarak görmüştür.
Amerika BM Güvenlik konseyinde diğer dört üyeyi amiyane deyimiyle hiç tınlamıyor. ABD’nin tutumunu gençlere anlatırken yerel bir örnek vermiştim. Buraya da almak istiyorum. Bursa Uludağ Sarıalan mevkiinde konaklamak için modern orman köşkleri ve barakaların yanında, Osmangazi Belediyemizin ve özel sektörün et mangal tesisleri vardır. Ulaşım karayolu ile veya teleferikle yapılır. Bu alan milli parktır. Doğal olarak yaban hayvanlarının yaşam alanıdır. Genç Osman tesislerinin sahibi bana bir video attı. Videoda üç yavrulu bir ayı vardı. Ayı her gece saat 22.00 den sonra geliyor, tesise yakın çöp konteynerini devirip karpuz kabuğu yiyecek artığı ne varsa yiyor. Videoda şunu gördüm: dört adet koca köpek ayıya birkaç metre yakınlıkta havlayıp duruyor. Ayı ise hiç tınlamıyor. Yavrusu olduğu için bazan köpeklere kafasını hızlıca çevirince; köpeklerde hızla geriye kaçıyordu. Amerikan ayısının dünyada yürüttüğü siyaset budur. Zaten Trump ne diyor. Dünyanın en iyi ordusu, en iyi silahları bizdedir.
İsrail’e devamlı destek olan Avrupa ülkelerinin, Filistin’i tanıyacağız demesi soykırıma ilaç olmaz. Gazze’deki vahşetin ortağıdırlar. Bu suçu örtbas etme amacıyla yaptıkları manevradır. Lübnan, Suriye, İran tanınmış ülkelerdir ama İsrail hepsine saldırıyor. Mesele ABD ayısının karşısına geçip vahşeti durdurmaktır. Her yazımda tekrar ediyorum bu vahşetin yüzde 100 değil, yüzde 101 sorumlusu ABD’dir.
Kuduz Netenyahu soykırım suçlaması için; Gazze’deki herkesi öldürmüş olsak soykırım yapmış olurduk diyor. İnsan suretine girmiş aşağılık katil, ikinci dünya savaşında Hitler bütün Yahudileri öldürdü mü ki Holokost dediniz soykırım dediniz.
Bu kuduz Netenyahu insanları inanın Yahudi düşmanı yapar. Yarın birilerinin çıkıp Hazreti Adolf Hitler (R.A) dediğini duyarsam üzülürüm ama şaşırmam
İnsanlar açlıktan ölüyor, yiyecek kuyruğuna girenlere Siyonist Netenyahu’lar ateş edip öldürüyor. ABD yüzünden kimse olaya müdahale edemiyor. Bütün dünya seyrediyor, gelecek nesiller bu görüntülere bakıp bugün yaşayanlara lanet okumaz mı?
Bu gidişle Netenyahu denen kuduz, doğu Kudüs’ü de işgal eder, Mescid-i Aksay’ı bile yıkmaya teşebbüs eder. Hıristiyan batı kılını bile kıpırdatmaz. Siz hiç Vatikan’dan papadan bir çıkış duydunuz mu? İstese çıkış yapıp dünya gündemini sarsabilir. Akan kan Müslüman kanı olunca sesleri çıkmaz. Çıksa da cılız olur. Bizim de Müslüman olarak bunlardan merhamet ve insaf beklersek akidemizi sorgulamamız gerekir.
Tarihçi Halil İnalcık batının iç yüzünü şöyle anlatır. Almanya'nın Münih şehrinde katıldığı Bizantinistler kongresinde; Bavyera Bölgesi Kardinali (bu kardinal 2005-2013 yılları arasında 16. Benetictus ünvanıyla Papalık yapmıştır) kongrede "Ayasofya'nın kubbesi üzerinde Hıristiyanlığın yıldızı parlayacak." ifadesi üzerine salondakiler tarafından dakikalarca ayakta alkışladığını anlatmıştı. “Sizi uyarıyorum bir tarihçi olarak. Batı hiçbir zaman vazgeçmedi." Demiştir.
Malum birinci dünya savaşına Almanya ile müttefik olarak girdik ve koca devleti kaybettik. Mehmet Akif Ersoy’un yaşadığı bir olay var. Umumî Harpte Viyana’da idim; bir gece Viyana kiliselerinin çanları çalmaya başladı; otelin penceresinden baktım caddede her elde bir mum, herkes haykırıyordu. Kendi kendime: Müttefikimiz Viyanalılar galiba cephede bir muzafferiyet kazandılar. dedim. Sokağa fırladım.
Bir dükkâncıya: Bir zafer haberi mi var! dedim.
Adam: Zafer de söz mü? dedi. İngilizler Müslümanlardan Kudüs’ü aldılar: İngiliz ordusu Allenby’nin kumandasında Kudüs’e girdi. Mukaddes şehir aydan (hilalden) kurtuldu, haça kavuştu. Dedi.
General Allenby! Yani 1.dünya savaşında müttefik olan Almanya, Avusturya ve Osmanlı devletinin düşmanı İngilizlerin komutanıdır. Bu ortak düşman İngiliz komutan Türkleri sürüp Kudüs’ü aldığı için Viyanalılar düşmanın zaferi için kutlaması yapıyordu.
O Allenby Hıristiyan dünyasına seslenerek, «Haçlı Seferleri tamamlandı» demişti.
Kelamullah ile bitirelim Maide suresi 51 Ey iman edenler! Yahudi ve Hristiyanları dost ve sırdaş edinmeyin. Çünkü onlar birbirinin dostudur. Sizden kim onları dost edinirse kesinlikle onlardan olur. Şüphesiz ki Allah, zalimler topluluğunu doğru yola erdirmez