Kelimeler ne kadar etkili olsa da bazen de susmak en büyük cevap olmakta.
Kimi zaman ne kadar ifade etmiş olsanız da karşınızdakinin anlama kapasitesinin üzerine çıktığınızda gereksiz yere konuşmaktansa susmayı tercih edersiniz, anlaşılmayacağınızı bildiğinizde.
Evet, insanlar konuşarak anlaşır ama birbirini anlamaya niyetli olmayan insanlar için de konuşmamak daha yeğdir.
Herkes ‘laf ebesi’ gibi dolaşır ama gerçek anlamda algılanmadığını düşünüyorsa, kimse nefesini boş yere tüketmek de istemez.
Günümüzün hastalığı olsa gerek, herkesin her konuya vakıf olduğunu düşünmesi. Bir yerden sonra da ego savaşlarına dönen muhabbetlerdense, altın olan sükût daha iyidir.
Susmak değerlidir aslında, çoğu insan anlamasa da. Bilinmeyen konular da konuşmak ya da gereksiz konuşmak yerine susmak daha iyi bir seçenek olabilir.
Sessizlik içinde aslında birçok şeyi barındırabilir: Diğer insanlarla tartışmak istememeyi, haklı da olsanız bunun bilinmesinin gerekli olmadığını, bilinen şeyleri tekrar etmemeyi, fazladan efor sarf edip de inandırma gereği hissetmemeyi, anlamayana davul zurna az diyebilmeyi mesela.
Sessizlik, gürültüden daha çok sağır eder kulakları. Bir yerde bir sessizlik varsa bilirsiniz ki artık son söz söylenmiştir veyahut da artık söylenecek bir şey kalmamıştır. Son raddedir sessizlik, anlarsınız.
Bir son olarak da kabul edilebilir sessizlik. Canlılığını bitmiş ya da bitmekte olduğunun da göstergesi olabilir.
Susmak çoğu zaman iyidir ama bazen de konuşulması gerekli olanlar için de susmak a kasta girer ama bu kısmı ayrı mesele. Susmak kimi zaman iyi olsa da tehlikeli olduğu zamanlar da olabiliyor.
Bunlarla birlikte bir yerde sessizlik varsa orada aslında anlaşılması gerekli olan şeyler vardır. Konunun kapandığı, üzerine söylenecek bir şeylerin kalmadı veyahut da gereksiz polemiklere gerek olmadığı gibi tehlikelidir sessizlik.
Aslında asıl sıkıntı sessizlik konuşursa olur.
Kelimeler ne kadar etkili olsa da bazen de susmak en büyük cevap olmakta.
Kimi zaman ne kadar ifade etmiş olsanız da karşınızdakinin anlama kapasitesinin üzerine çıktığınızda gereksiz yere konuşmaktansa susmayı tercih edersiniz, anlaşılmayacağınızı bildiğinizde.
Evet, insanlar konuşarak anlaşır ama birbirini anlamaya niyetli olmayan insanlar için de konuşmamak daha yeğdir.
Herkes ‘laf ebesi’ gibi dolaşır ama gerçek anlamda algılanmadığını düşünüyorsa, kimse nefesini boş yere tüketmek de istemez.
Günümüzün hastalığı olsa gerek, herkesin her konuya vakıf olduğunu düşünmesi. Bir yerden sonra da ego savaşlarına dönen muhabbetlerdense, altın olan sükût daha iyidir.
Susmak değerlidir aslında, çoğu insan anlamasa da. Bilinmeyen konular da konuşmak ya da gereksiz konuşmak yerine susmak daha iyi bir seçenek olabilir.
Sessizlik içinde aslında birçok şeyi barındırabilir: Diğer insanlarla tartışmak istememeyi, haklı da olsanız bunun bilinmesinin gerekli olmadığını, bilinen şeyleri tekrar etmemeyi, fazladan efor sarf edip de inandırma gereği hissetmemeyi, anlamayana davul zurna az diyebilmeyi mesela.
Sessizlik, gürültüden daha çok sağır eder kulakları. Bir yerde bir sessizlik varsa bilirsiniz ki artık son söz söylenmiştir veyahut da artık söylenecek bir şey kalmamıştır. Son raddedir sessizlik, anlarsınız.
Bir son olarak da kabul edilebilir sessizlik. Canlılığını bitmiş ya da bitmekte olduğunun da göstergesi olabilir.
Susmak çoğu zaman iyidir ama bazen de konuşulması gerekli olanlar için de susmak a kasta girer ama bu kısmı ayrı mesele. Susmak kimi zaman iyi olsa da tehlikeli olduğu zamanlar da olabiliyor.
Bunlarla birlikte bir yerde sessizlik varsa orada aslında anlaşılması gerekli olan şeyler vardır. Konunun kapandığı, üzerine söylenecek bir şeylerin kalmadı veyahut da gereksiz polemiklere gerek olmadığı gibi tehlikelidir sessizlik.
Aslında asıl sıkıntı sessizlik konuşursa olur.